Skip links

Otizm Bozukluğu

Otizm Spektrum Bozukluğu

Doğuştan gelen ya da yaşamın ilk yıllarında ortaya çıkan, sosyal ilişkilerde bozulma ve tekrarlayıcı/takıntılı davranışlarla kendini gösteren yaygın gelişimsel bozukluktur.  Sıklığı giderek artmakta olup nedeni belirlenemediği için genetik ve çevresel faktörlerin etkilerine yönelik olarak çok sayıda araştırma yapılmaya devam edilmektedir. Beyin yapısını veya işleyişini etkileyen bazı sinir sistemi sorunlarından kaynaklandığı düşünülmektedir. İnsan beyninin toksik maddelere hassasiyeti, doğum öncesi yaşanan maruziyetler ileri yaşlarda ortaya çıkan otizmle ilişkilendirilmektedir.

Çocukların yetiştirilme özellikleri, sosyoekonomik düzeyle otizmin hiçbir ilişkisi yoktur.

Belirtileri genellikle 3 yaştan önce ortaya çıkmakta ve tüm yaşam boyu devam etmektedir. Erkek çocuklarda kızlardan 5 kat fazla görülür ve görülme sıklığı dünyada 68’de birdir. Ne kadar erken yaşta tanı koyulur ve uygun bir şekilde yönlendirilirse, tedavisinde o kadar olumlu sonuçlar alınan bir bozukluktur. Hastalığın belirtileri 12 aydan önce de gözlemlenebileceği gibi genellikle 18-24. aylarda pek çok belirtiyi görmek mümkündür. buradan hareketle risklerin erken dönemde tespiti için her çocuk 18.ay, 24.ay ve 3 yaşta mutlaka otizm spektrum bozukluğu açısından değerlendirilmelidir.

Otizmli çocukların beslenme problemleri yaygın olup, çiğneme güçlükleri, besin seçiciliği, takıntılı yeme gibi davranışlar görülmektedir.

Eğer çocuğunuz;

  • Başkaları ile göz teması kurmuyorsa veya çok kısıtlı göz teması kuruyorsa,
  • Söyleneni işitmiyor gibi davranıyor, yanından uzaklaşınca fark etmiyor, sizi aramıyorsa,
  • İşaret ederek gösterdiğiniz bir şeye bakmıyorsa,
  • Sizin yüz ifadelerinize kısıtlı tepki veriyor, siz gülünce geri gülmüyorsa,
  • Taklit etmiyorsa ya da çok kısıtlı taklit becerisi varsa,
  • Hayali oyun oynamakta zorluk çekiyorsa,
  • Gözleri bir şeye takılıp kalıyorsa,
  • Parmağıyla işaret ederek istediği şeyi göstermiyorsa,
  • Oyuncakları amacına uygun oynamayı bilmiyorsa,
  • Akranlarının oynadığı oyunlara ilgi göstermiyorsa ve katılmıyorsa,
  • Konuşmada yaşıtlarının gerisinde kalmışsa ya da garip biçimde konuşuyorsa,
  • Bazı sözleri tekrar tekrar ve ilişkisiz ortamlarda söylüyorsa,
  • Sallanmak, çırpınmak gibi garip hareketleri varsa,
  • Hep kendi bildiğince davranıyorsa,
  • Bazı eşyaları döndürmek, sıraya dizmek ve rutin değişikliklerine aşırı tepki veriyorsa bir hastaneye başvurmanız önerilmektedir.

Erkenden belirlenmesi ile doğru ve yoğun eğitim alan çocuklarda olumlu yönde değişiklikler olmaktadır. Bu nedenle;

  • 1-2 aylıkken bir kişinin yüzüne bakma ve kişileri gördüğünde yüzünde gülümseme oluşmuyorsa,
  • 4-5 aylıkken karşısındaki kişinin iletişim başlatmasına karşılık bebeğiniz bu iletişimi göz ile takip etmiyorsa ve izlemiyorsa,
  • 6-10 aylıkken hece tekrarları “ba-ba”, “de-de”, “ma-ma” gibi sesler çıkarmıyorsa,
  • 8-10 aylıkken bakımı ile ilgilenen kişileri ayırt etmiyorsa,
  • 9-12 aylıkken bir nesneye ortak dikkat gelişmemişse,
  • 18-24 aylıkken nesneleri göstermek için işaret etmiyorsa, adına tepki vermiyorsa, hayali oyunlar oynamıyorsa, taklit etmiyorsa dikkate alınmalıdır.

Gelişimsel adımlara ek olarak;

  • Akranlarının oynadığı oyunlara ilgi göstermiyor ve katılmıyorsa,
  • Söylenenleri aradan zaman geçtikten sonra söylüyor ve anlaşılmayan sesleri sürekli ve garip biçimde tekrar ediyorsa,
  • Sallanmak, çırpınmak gibi garip hareketleri varsa,
  • Kendi istediği zaman iletişime geçiyor ve talepte bulunuyorsa,
  • Bazı eşyaları döndürmek, sıraya dizmek gibi sıra dışı hareketler yapıyorsa,
  • Günlük yaşamındaki düzen ve rutin değişikliklerine aşırı tepki veriyorsa dikkat alınmalıdır.

Otizm spektrum bozukluğunun ilaçla tedavisi günümüzde mümkün değildir. Ancak, belirtileri erken yaşta başlanan yoğun eğitim desteğiyle azaltılabilir ve yeni beceriler kazandırılarak davranış sorunları ortadan kaldırılabilir. Erken dönemde başlanan yoğun ve kesintisiz eğitim şarttır. Yapılan çalışmalar eğitimin beslenme programlarıyla desteklenmesinin faydalı olduğunu göstermektedir (Glutensiz- kazeinsiz diyet, ketojenik diyet, özel karbonhidrat diyeti, Feingold diyeti, Candida vücut çevrebilim diyeti, Elimine alerji diyeti ve yağ asidi, multivitamin, mineral, probiyotik takviyesi).